Platonik aşk nasıl hissettirir ?

Selin

New member
Platonik Aşk Nasıl Hissettirir? Erkek ve Kadın Perspektifleriyle Derinlemesine Bir Karşılaştırma

Merhaba arkadaşlar,

Son zamanlarda kafamı kurcalayan bir konu var: **platonik aşk**… Yani karşı taraftan bir karşılık almadan, hatta çoğu zaman hislerinizi belli etmeden birine duyduğunuz o derin, saf ama bir o kadar da yıpratıcı his. Bazen bir bakışla, bazen bir tebessümle kalbinizi hızlandıran ama hiçbir zaman “biz” olamayacağınızı bildiğiniz o duygu durumu… Bu his herkeste aynı mı? Erkekler ve kadınlar bunu benzer şekilde mi yaşıyor, yoksa bambaşka pencerelerden mi bakıyorlar?

Erkek Bakış Açısı: Objektif ve Veri Odaklı Bir Yaklaşım

Birçok erkek için platonik aşk, **net ve somut gözlemlerden** beslenir. Hisler güçlü olsa bile, mantık çerçevesinde “olasılık hesabı” yapılır. Bazı erkekler, karşı tarafın davranışlarını küçük detaylara ayırarak inceler:

* “Bana gülümsedi mi?”

* “Mesajıma ne kadar sürede cevap verdi?”

* “Sosyal medyada paylaşımlarında beni mi ima ediyor?”

Bu tür gözlemler, erkeklerin kendi içlerinde bir veri tabanı oluşturmasına neden olur. Bir anlamda platonik aşk, bir **istatistiksel analiz** projesine dönüşebilir.

Erkekler bu süreçte çoğunlukla duygularını bastırma eğilimindedir. Bunun sebeplerinden biri, reddedilme korkusunun rasyonel değerlendirmelerde öne çıkmasıdır. “Beni istemeyeceğini biliyorum, bu yüzden hislerimi söylemek mantıksız” düşüncesi, birçok erkek için duygunun önünde bir bariyer oluşturur.

Peki bu durum, erkeklerin platonik aşkı daha az yoğun yaşadığı anlamına mı gelir? Hayır. Aksine, bastırılan hisler zamanla daha da yoğunlaşabilir. Ancak bu yoğunluk, gözlemlerle ve olasılık hesaplarıyla harmanlandığından, duygusal değil daha **stratejik bir tutku**ya dönüşebilir.

Kadın Bakış Açısı: Duygusal Derinlik ve Toplumsal Etkiler

Kadınlar için platonik aşk çoğunlukla **hikâyeleşmiş** bir deneyimdir. Kafada senaryolar kurmak, olası karşılaşmaları hayal etmek, “ya o da beni seviyorsa?” diye kendi kendine konuşmak sürecin doğal bir parçasıdır.

Toplumsal etkiler bu noktada önemli bir rol oynar. Kadınlar, çevrelerinden gelen “kız teklif etmez”, “o ilk adımı atmalı” gibi kültürel kodlarla yetişmiş olabilir. Bu da platonik aşkın daha çok içsel bir fantezi olarak kalmasına neden olur.

Kadınlar, bu süreçte arkadaşlarına danışarak duygularını paylaşma eğilimindedir. Bu paylaşımlar sırasında, arkadaş grubundan gelen yorumlar platonik aşkın yönünü belirleyebilir. Bir arkadaş “bence seni seviyor” dediğinde umut artar, “boş ver, o sana bakmaz” dediğinde ise hayal kırıklığı büyür.

Bunun yanında kadınlar, hislerini bastırmak yerine yazıya dökme, şarkılarla ifade etme veya sosyal medyada dolaylı paylaşımlar yapma eğilimindedir. Bu, platonik aşkın **sanatsal ve yaratıcı bir kanala** dönüşmesine yol açabilir.

Benzerlikler ve Farklılıklar

* **Benzerlikler:**

* Her iki cins de karşılık alamamanın yarattığı melankoliyi yaşar.

* Hayal kurma, günlük hayatın içinde küçük anlardan anlam çıkarma ortak bir özelliktir.

* Kalp çarpıntısı, heyecan ve aynı kişiyi sürekli düşünme durumu her iki tarafta da görülür.

* **Farklılıklar:**

* Erkekler genelde gözlem ve analiz üzerinden ilerlerken, kadınlar duygu yoğunluğu ve sosyal etkileşim üzerinden hareket eder.

* Erkekler genelde içe dönük yaşar, kadınlar ise paylaşma ve konuşma eğilimindedir.

* Kadınlarda toplumsal normların etkisi daha belirgindir.

Platonik Aşkın Psikolojik Etkileri

Platonik aşk, bazı insanlar için ilham verici bir süreç olabilir. Şiir yazmaya, resim yapmaya veya yeni şeyler denemeye teşvik edebilir. Ancak uzun süre karşılık bulamayan duygular, özgüvende azalma, değersizlik hissi ve sosyal çekilme gibi olumsuz etkiler de yaratabilir.

Erkekler bu durumda genelde kendilerini “mantıklı uzaklaşma” moduna alabilir. Kadınlar ise duygusal bir yoğunlukla daha uzun süre bu hislerin içinde kalabilir.

Tartışma Soruları

* Sizce platonik aşk, bir insanı geliştiren mi yoksa yıpratan mı bir süreçtir?

* Erkeklerin veri odaklı yaklaşımı mı yoksa kadınların duygusal yoğunluğu mu platonik aşkı daha derin yaşatır?

* Toplumsal normlar ortadan kalksa, platonik aşk bu kadar yaygın olur muydu?

* Platonik aşkı bir noktada itiraf etmek mi gerekir, yoksa sonsuza dek saklamak mı daha güvenlidir?

Son Söz

Platonik aşk, belki de insanın en saf ama en karmaşık duygularından biri. Erkekler bunu stratejiyle, kadınlar ise duygusal bir hikâyeyle yaşıyor gibi görünse de, özünde her iki taraf da aynı kırılganlığa sahip. Kimimiz mantıkla, kimimiz kalple hareket etsek de, platonik aşk hepimizi kendi sessiz hikâyemizin başrolüne yerleştiriyor.

Belki de asıl mesele, karşılık alıp almamak değil; o hisleri yaşayabilmek, insanın hâlâ hayal kurabildiğini görebilmek. Peki sizin hikâyenizde platonik aşk nasıl bir yer kaplıyor?